ingilizce anlamlı kelimeler


a shoulder to cry on ağlayacak bir omuz
see eye to eye her bakımdan anlaşmak, aynı fikirde olmak
clear the air gerginliği gidermek, havayı yumuşatmak
though thick and thin iyi ve kötü zamanda
fair-weather friend iyi gün arkadaşı
pull your weight üzerine düşeni yapmak, gruptaki diğerleri kadar çok çalışmak

 


Bir yanıt yazın